Allah’a kulluk sınırları içerisinde sevinçlerimiz gerçek mutluluk olur.. Bütün insanlar mutluluk için çalışır. Mutlu olmak için dilediklerini yerler. Mutlu olmak için gezintiye çıkarlar. Mutlu olmak için evlenir ve çocuk sahibi olurlar. İyi ve kötü kişide bu konuda aynıdır.Takva sahibi mümin, günah sahibi günahkarda. İnançları, renkleri ve şekillerinin farklılığına rağmen bütün yaratılanlar mutluluğu temenni eder ve onun için çalışır.

Bütün bu kimselerin mutlu olmaları ve mutluluğa varma yolları farklı farklıdır. Kimi zaman mal ile, kimi zaman güzel bir eş, kimi zaman ilim sahibi olma ve başarı ile, kimi zaman çocuk sahibi olma iledir.

Mümin kimse içinde bu böyledir zahiren. O’da mutluluk için çalışır. Mutlu olacağı bir eş ister, iyisinden yemek ve içmek ister, insanlar arasında başarmayı ve öne çıkmayı ister, fakat o asıl mutluluğa ulaşmayı bütün bunları Allah’a kulluk çerçevesinde yapmakta bulur. Taki mutluluğu tamamlansın ve asıl mutluluğu kulluğun gölgesinde ve Yaratana boyun eğmede bulsun.

Mü’minin gerçek mutluluğunun sırrı nefsinin arzuları, istekleri ve mutluluğunun nedenleri ile fıtratı selimin kesiştiği noktadadır. Allahın; yarattıkları ve kulları üzerine bir rahmetide onların mutluluğunu hikmetli şeriatında tafsilatlı açıkladığı sağlam fıtratı kesiştiği noktanın bir tarafı kılarken, insanın onlar ile mutluluğa erdiği arzu ve isteklerini ve onların tadını çıkarmayıda kesişen noktanın diğer tarafı kılmıştır.

İnsanların bir kısmı - mutluluğu ararken- fıtrat ve isteklerin kesiştiği noktada yoldan sapar. Mutluluğu haramı yemek ve haramı içmekte arar. Veya Allah’ın helal kılmadığı bir metada/heveste arar. Bu insan kimi zaman sınırlı bir mutluluğada ulaşır. Fakat ansızın doğru fıtratın sesi ve nefsi lavvameden kaynaklı bir acı duyar içinde. Sonra mutluluğunu ne ilk nede son olacak üzüntülerle kaybeder. Allah’a yemin ederim ki iki cihan mutluluğunu elde edebilmeniz için sağlam fıtratınız çok önemlidir. Allah’a kulluktan uzak her meta/heves geçicidir. Allah’a kulluk olan her davranış dünyada kalacak olup ahirette bitmeyecek bir mutluluk olacaktır. Bu ruh için hoş bir rahatlama ve sakinleşme olurken, gözlerin kabulü ve kalbin dinlenmesi olur. ‘’(Resulüm) Sen yüzünü hanif olarak dine, Allah’ın insanları hangi fıtrat üzere yaratmış ise ona çevir. Allah’ın yaratışında değişme yoktur. İşte dosdoğru din budur; fakat insanların çoğu bilmezler.’’ (Rum -30)

Fıtrat ayetinin evlilik bahsinin geçtiği ayetten sonra gelmesi şaşırtıcıdır. ‘’Kaynaşmanız için size kendi (cinsi)nizden eşler yaratıp aranızda sevgi ve merhamet peyda etmesi de O’nun (varlığının) delillerindendir. Doğrusu bunda, iyi düşünen bir kavim için ibretler vardır.’’(Rum-21) Allah’a kulluk çerçevesinde olan evlilikleriniz için sevinin ve mutlu olun. Bu arzu ve istekler ile fıtratı selimenin kesiştiği noktadır. ‘’ De ki: Ancak Allah’ın lütfu ve rahmetiyle, işte bunlarla sevinsinler. Bu, onların (dünya malı olarak) topladıklarından daha hayırlıdır. (Yunus-58)

Allah’tan itaat ve rızası ile iki cihandada sizi mesud etmesini diler, Size nimetini tamamlamasını, dünya ve ahiret güzelliklerini lütfetmesini temeni ederim.